Bütün dünyada bir tartışmadır sürüp gidiyor.. Poker yetenek oyunu mudur? Spor bahisleri ne kadar şansa ve ne kadar kişinin yeteneklerine bağlıdır? Bu durumda biz nelere kumar demeliyiz veya neler için bambaşka bir alan oluşturup onları farklı bir şekilde çözümlemeliyiz? Bakın birçok soru var bu sektöre kafa yoran herkesin kendisine sorması gerektiği…
Şimdilik poker örneğinden gidelim. Şans faktörünü pokerin dışında bırakamıyoruz. Kesinlikle bize bağlı olmayan nedenlerden ötürü açılacak bir kart, biz oyunu ne kadar iyi oynarsak oynayalım, bizi içinde bulunduğumuz turnuvanın dışında bırakabiliyor veya ilgili eli kaybetmemize neden olabiliyor. Muhafazakarlar bu görüşü ortaya atıp işin içindeki aşikar bağımlılık riskiyle beraber bu konuya kumar başlığını atıyorlar. Daha önce biz de yazdıklarımız içinda ortaya para koyarak oynanan ve şansa öyle veya böyle bağlı olan tüm oyunların kumar olduğunu söylüyorduk. Tabii bizim referansımız Türk Dil Kurumu‘nun sözlüğü idi. Bilgi verme amacıyla da bu konunun günümüzdeki algısının nasıl olduğuyla ilgili sizlerle paylaşımda bulunmaya çalışmıştık. Geneli bırakıp kişisel görüşlerimi paylaşmak isterim.
Geçmişten günümüze kullanılagelmiş tüm tanımlar bu konu üzerindeki belirsizlikleri ortadan kaldırmada yetersiz kalmaktadır. Özellikle internetin hayatımıza girmesinden sonra birçok şans veya yetenek oyununun online olarak oynanabiliyor olması bu konularla ilgili geçmişte gizli kalmış tüm detayları sorgulanmak üzere yüzeye çıkartmıştır. Bizim sorunumuz ise bu konuları tartışırken internetten önce‘nin kavramlarıyla internetten sonrasının sorunlarını yorumlamaya çalışmamızdır. Dünya tarihi için yepyeni bir dönemin başlangıcı olan hatta takvimlere bile yansıtılması gerektiğini düşündüğüm İÖ ve İS (İnternetten önce ve İnternette n sonra) kavramları yeni teknolojilerin yeni tanımlamalar ile yorumlanması gereğini doğurmuştur. Bunu bir kenara bırakalım bu konu yeni üretilmesi gereken devlet politikaları için de geçerlidir. Aynen sanatçı eserlerinin telif hakları ihlali nedeniyle devletler için bir sorun olan illegal download hadisesinde olduğu gibi. Bu telif hakkı mevzuu çok saygı duyduğum bir kavram olsa da İS yılları için ne yazık ki geçerli olamamaktadır. Bu tip endüstriler İsveç‘teki korsan partinin de savunduğu üzere kendilerine farklı bir işleyiş modeli kurmak zorundadırlar. İS insanın dinamikleri İÖ kurallarını paramparça etmekte ve yerine yenilerinin keşfedilme ihtiyacını doğurmaktadır.
İşte bu online kumar hadisesi de günümüzde Türkiye de dahil olmak üzere birkaç ülke tarafından İÖ kavramları ile açıklanmaya çalışılmakta ve ortaya karmakarışık ve içinden çıkılmaz bir sorunsal çıkmaktadır. Dünya‘da örneğin Poker oyunu birçok ülkede salt şans değil ancak yeteneğin de dahil olduğu bir oyun olmasıyla aklanmaya çalışılmaktadır. Bu toplumsal bir uzlaşma için yeterince güçlü olan bir argüman değildir. Kişisel olarak oyunlar neye bağlı olursa olsun kişisel tercih özgürlüğünün ön planda olması gerektiğini düşündüğümü ve ortaya çıkacak olası bağımlılık hallerinin minimumda tutulabilmesi adına gerekli tüm yasal düzenlemelerin yapılması gerektiğini ve bağımlılığa karşı tüketicilerin en üst düzey yöntemlerle korunması gerektiğini belirtmiştim. Ortaya çıkan bağımlılık halleri için de yine tüketicilerin kumar şirketleri ve devletler tarafından desteklenmesi gerektiğini beraber irdelemiştik. Buna dünyada Responsible Gaming yani Sorumlu oyun deniyor. Fakat bu rahatlatmıyor işte kumarın varlığından tedirgin olan insanları. Bunu gördük artık.
Ben bu konunun ne kumardır ne değildir tartışmasının dışına çıkması gerektiğini ve farklı bir eksende tartışılması gerektiğini düşünüyorum. O da olasılık oluyor. Yani bir oyunu oynayan kişinin kazancını veya kaybını belirleyen tek veri bu olasılıklar. Ve eğer bir ayrım yapılması gerekiyorsa bu ayrımın, olasılıkların tüketiciden yana olabilmeleri ya da olamamaları doğrultusunda yapılması gerekiyor. Örneğin casino oyunlarından rulette olasılıklar casino‘dan yanadır. Siz sonsuza kadar bu oyunu oynarsanız o zaman diliminin sonunda zararda olan taraf olursunuz. Bu, slot makinelerinde de böyledir. Aynı şekilde bu olasılıkların Casino‘ların kontrolünde olduğu diğer tüm oyunlarda da. Casino‘lar bu kontrolü kendi lehlerine çalışacak şekilde işletirler.
Ancak poker örneğindeki olasılıklar herhangi birinin tekelinde değildir. Uzun vadede sizin daha fazla kazanan olup olmayacağınız sizin bu oyunda kendinizi nasıl geliştirmiş olduğunuza bağlıdır. Elbette açılacak kartların sizin hesaplarınızla örtüşmemesi halinde kayıplar yaşarsınız. Fakat yapılan araştırmalar poker ellerinin %75‘inin (Ohio Wesleyan Üniversitesi Matematik ve Bilgisayar Bilimleri bölümünden Sean McCulloch tarafından yapılan araştırmada) ellerin açılmasına sıra gelmeden ara turlarda yapılan hamleler ile sonuçlandığını gösteriyor. Yani birilerinin yaptığı pot artırımları daha kağıtların açılma turu gelmeden diğerlerinin ‘pas’ demesine sebep oluyor.
Şimdi siz rulete şans oyunu diyorsunuz ve pokerin içinde de şans faktörü var diye bu oyunların ikisini de aynı kategoride incelemek ne kadar adildir? Veya siz slot makinesine kumar diyorken, spor bahislerinin de içinde şans faktörü var diye Şampiyonlar ligi finaline yapacağınız bahislerle slot makinesinde yapılan bahisleri aynı kategoride irdelemek ne kadar adildir?
Dolayısıyla bunların hangisi ne kadar yetenek oyunu ve ne kadar şans diye irdelemektense, bu oyunlardaki olasılıkların öntanımlı bir şekilde oyuncunun aleyhinde olup olmadıklarına bakmak gerekiyor. Bana göre Casino oyunları keskin çizgilerle diğerlerinden ayrılıyor. Tüm lisans işlemlerinin de bence buna göre ayrıştırılması gerekiyor tabi eğer bir lisans verme düzeni aranıyorsa. Bunun sonunda isterseniz bu olasılık ayrımına göre bir bağımlılık katsayısı bulmaya çalışır ve bağımlılık riskiyle ilgili önlemleri bu doğrultuda alabilirsiniz.
En nihayetinde günümüzde geldiğimiz noktada devletlerin lisans vermeye başlamada bile yeterince geç kaldığını ve lisanssız çalışmakta olan firmaların olası bir libere edilmiş ortamda bile bu lisansları almaya gerek duymadan aynı güçle hizmet vermeye devam edebileceklerini düşünüyorum. Yani artık bu akışların kontrolü de devletlerin kontrolünden çıkmıştır. Birey devletlere karşı üstünlüğünü ilan etmiş durumdadır. Birileri bir yerlerde bir hizmet sunuyorsa ve o hizmet de başka birileri tarafından talep ediliyorsa devletler internet koşullarında devre dışı kalmaktadır. Bu nedenle gerekli tüm düzenlemeler hiç vakit kaybedilmeden bu gerçeğin ışığında yapılmalıdır. İsveç‘teki korsan partinin illegal download için savunmakta olduğu görüşün aynısını ben de online kumar için savunuyorum. Bu gerçeğin idrakına geç varacak olan ve modellerini bu yeni düzene göre güncellemeyip uyumlamayacak olan devletler İS döneminin ilkelleri arasında yerlerini şimdiden ayırtabilirler.
Berkay Tanyolaç ‘“ 11.06.2009
Not: Bu yazı odeonbet-giris.com‘a özel olarak yazılmıştır. Herhangi bir basın – yayın organından alıntı değildir. Kaynak göstermeden haberlerimizi ve köşe yazılarımızı yayınlayan basın – yayın organlarına karşı her türlü yasal haklarımız saklıdır.