9 Mart 2008’de oynanan TFF 1. Lig karşılaşmasında İstanbulspor’u sahasında 5-0 yenen Gaziantep Belediyespor’a İddaa’da yüklü miktarda bahis oynanmış olacak ki dönemin İddaa Genel Koordinatörü Prof. Dr. Oğuz Manas, Sabah Gazetesi‘ne ‘İstanbulspor bizi, lige ciddiyetle devam edeceğine inandıramazsa bu hafta olduğu gibi kalan maçlarını da İddaa programına almayız. Maç başına 60 bin YTL gelirden mahrum kalırlar’ şeklinde bir açıklamada bulunmuştu. Gelen yüklü bahisler nedeniyle Gaziantep Belediyespor maçı programdan çıkartılan İstanbulspor’un takip eden 2 karşılaşması da programda yer almamıştı.
Sabah Gazetesi’nin haberini yorumlayan Erdener Oflas’ın 26 Mart 2008’de verdiği bilgiye göre İddaa’nın mağdur olduğu şikeyi açık bir dille ifade eden İddaa Genel Koordinatörü Prof. Dr. Oğuz Manas, açıklamasından 2 gün sonra İddaa’nın işletici firması olan İnteltek’den kovuldu.
Dönemin İstanbulspor Başkanı Ömer Sarıalioğlu da yaptığı açıklamalar ile sözkonusu şikeyi doğrulamıştı. Başkan, futbolcuları Alişen Kandil ve Hakan Korkmaz’dan şikayetçi olacaklarını ve durumu federasyona taşıyacaklarını belirtmişti.
15 Ağustos 2008 tarihli Hürriyet Gazetesi haberine göre ise: Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu aldığı kararla, 2007-2008 sezonunda Gaziantep Belediyespor’un, İstanbulspor’u deplasmanda 5-0 kazandığı maçın dosyası karara bağlanırken, İstanbulsporlu Hakan ve Alişen suçlu bulundu. Alınan karar uyarınca futbolcular Hakan Korkmaz ve Alişen Kandil ‘müsaba sonucunu etkilemeye yönelik eylemleri nedeniyle’ 1’er yıl resmi müsabakalardan men ve 20.000’er YTL para cezasına çarptırıldırlar.
PFDK’nın aldığı bu karar ile her fırsatta ‘İddaa ile Türk Futbolu kazanıyor’ sloganı ile bangır bangır reklam yapan İddaa’nın aynı zamanda Türk Futboluna zarar verebileceği de resmi boyut kazanmış oldu. Yetkililere sorum şu: Eğer İddaa diye bir bahis şirketi olmasaydı ya da İddaa her bahis şirketinin uyması gereken ‘Sorumlu Oyun’ kriterlerine riayet gösteriyor olsaydı bu şike olayı yaşanır mıydı?
İddaa’yı işleten ve iştirakçilerin kazanması riskini üstüne alan şirket İnteltek’in, İstanbulsporlu futbolcuların yaptığı şikeden bu kadar rahatsız olması ve karşılaşmanın bahis programından çıkarılması şikeden oluşan mağduriyetlerinin en açık göstergesi.
Saygınlığı tartışılmayacak Prof. Dr. Oğuz Manas’ın aynı tarihlerde şirketle ilişkisinin kesilmesi, İnteltek’in Oğuz Hoca’nın İddaa ile şikenin yanyana yer aldığı açıklamalarından rahatsız olma ihtimalini akıllara getiriyor.
Sözkonusu tarihte İstanbulspor’un ve Gaziantep Belediyespor’un ligde gerçekçi bir iddiasının kalmaması da şikenin bahis eksenli gelişebileceğine dair önemli bir gösterge.
İddaa’nın Türk Futbolu’nda şikeye kaynaklık edebilmesinin önünü açabilecek nedenler şu şekilde:
1- Bahislerin üst limitlerinin bulunmaması. Her iştirakçi istediği kadar bahis yatırabiliyor. Bahisler yatırıldıktan sonra, şüpheli hallerin tespit edilmesi durumunda İddaa Risk Yönetim Merkezi tarafından karşılaşmalar programdan çıkartılarak önlem alınıyor. Yani yüklü miktarda bahis oynanmamasına yönelik önlemler bahisler oynanmadan önce değil, oynandıktan sonra alınıyor. Bahislere miktar üst limiti getirilerek önlemler bahisler yatırılmadan önce alınmalı.
2- Bahislerin kim tarafından oynandığının bilinmemesi. İddaa kuponları yatırılırken TC Kimlik Numarası veya benzeri bir şekilde kimlik tespiti yapılmaması İstanbulspor olayında futbolcular ceza alırken bahisleri yatıranların bulunamamasına ve cezasız kalmasına yol açıyor. TCKN doğrulaması olmaması 18 yaşından küçüklerin bahis yapamaması ve yüksek kayıplar yaşayan bahisçilerin rehabilite edilmesi uygulamalarının da önünü kesiyor.
3- Küçük ölçekli karşılaşmalara bahisler açılması. İddaa yetkilileri özellikle programın kısır olduğu dönemlerde Türkiye 3. Futbol Ligi dahil olmak üzere çok küçük ölçekli karşılaşmalara bahis oynatıyor. Bu durum, programın küçüklüğüne göre bizzat İddaa’nın veya bir İddaa Bayii olan Bilyoner.com’un organize ettiği turnuvalara bahis oynanmasına dek varabiliyor. Dünyada emsali görülmemiş bir şekilde hem turnuva organize edip, hem de o turnuvaya limitsiz bahisler açan bahis şirketi İddaa, açtığı bu bahislerle sonucunun saha içinde hiçbir önemi olmayan hazırlık karşılaşmalarına saha dışında önem unsuru yaratmış oluyor.
İddaa’nın kamuoyunu ‘İddaa ile Türk Futbolunun kazandığına’ inandırması için aktardığı kaynakları gözümüze sokması değil yukarıdaki önlemleri alması gerekmektedir. Sözkonusu önlemler alınmadan açıklanan her bahis programı Türk Futbolu’nda şikeye açık bir davetiyedir.
Selim Pusat
Not: Bu yazı odeonbet-giris.com‘a özel olarak yazılmıştır. Herhangi bir basın – yayın organından alıntı değildir. Kaynak göstermeden haberlerimizi ve köşe yazılarımızı yayınlayan basın – yayın organlarına karşı her türlü yasal haklarımız saklıdır.