İddaa’nın kulüplere sağladığı gelirlerin haberinin yer aldığı bir başka gazete de Takvim Gazetesi. Takvim’de Spor Toto Teşkilat Müdürü Bekir Yunus Uçar’ın şu ifadesi yer alıyor: ‘Kazanılan hasılat, İtalya İkinci Ligi’nin kazandığından bile az. Oyun oranının çok daha fazla olmasını beklerdim.‘
Buradan Yunus Bey’e sesleniyoruz. İddaa’nın kullanıcının kaybetmesi üzerine kurulmuş, yüksek kar marjlı, 4’lü kombineyi zorunlu kılan, riskli maçların hiç açılmadığı ve bahis çeşitliliği olmayan sisteminde kullanıcılar ne yapsın. Bu kadar çok İddaa oynanıyor olması bile hiçbir sistemli ve bilinçli bahisçinin değil, tamamen umudu bahisten kazanacağı para olmuş, bilinçsizce bahis oynayan ve kaybetmeye mahkum olan kesimden elde edilen gelir.
İtalya’da çoklu lisans veriyor devlet. Dünyaca ünlü firmaların sektör oyuncusu olması yüksek rekabeti getiriyor. Yüksek rekabet yüksek oranları ve bahis çeşitliliğini getiriyor. Bu da katılımcıların bahise daha çok ilgi duymasına yol açıyor. Daha çok katılımcı ve birden çok firma ile daha çok vergi alınıyor. Bu vergiler hem devletin hem de kulüplerin daha çok kazanmasını sağlıyor. Sonuç olarak çoklu lisans veren İtalyanların İkinci Lig kulüpleri tekele mahkum olan bizlerin Süper Lig takımlarımızdan daha çok kazanıyor.
Devletin asli görevlerinden olan düzenlemekle uğraşamayız biz en iyisi yasaklayalım derseniz, bütün kaymağı tekelci firma yer ve sonuç olarak teşkilat müdürümüz de çıkar böyle açıklamalar yapar.