Sabah Gazetesi’nden Emrah Kayalıoğlu 11 Ekim 2007 tarihli ‘Yumurta Kapıya Geline’ başlıklı köşe yazısında İddaa ihale sürecini değerlendirmiş. Yazıya aynen yer veriyoruz:

Sadece 10 ay öncesini hatırlayın. İddaa, yargıdan çıkacak karara göre durma tehlikesiyle karşı karşıya idi. Biz de bu köşeden, başta kulüpler olmak üzere yetkilileri uyarıyor, “Elinizi çabuk tutun. Oyun durursa çok ciddi bir gelir kaybı yaşanır” diyorduk. Gerekli yasal düzenlemeler için düğmeye ancak “yumurta kapıya gelince” yani oyunun duracağı kesinleştikten sonra basıldı ve İddaa’ya bir süre ara verildi.
Bir musibet bin nasihattan iyidir. Ama dersini alana..
Bugün İddaa yine arayla karşı karşıya. Anadolu Ajansı Eylül ayı sonunda “Yeni ihale hemen yapılsa dahi, ihaleyi kazanacak firmaya tanınacak 6 aylık süre nedeniyle İddaa asgari 28 gün duracak” şeklinde bir haber geçti.

GÖZ GÖRE GÖRE ARA
İddaa başlamadan önce ilk ihale yapılırken bazı şirketler eksik mevzuatın ileride sıkıntı doğuracağını ileri sürmüştü. İhale gerçekleştirildi; İddaa başladı. Ancak mevzuatın sıkıntı yaratacağı öngörüsü açılan davalarla doğru çıktı. Geçen yıl İddaa göz göre göre mola verdi; yeni yasal düzenlemenin ardından tekrar başladı.
Yeni yasa hazırlanır ve mecliste tartışılırken uyarılarda bulunduk. Mevzuatın eksiksiz hazırlanması gerektiğinin, çünkü bir yıl içinde yeni bir ihaleye gidileceğinin altını çizdik. Ama bugün gelinen nokta geçmişten ders alınmadığını gösteriyor.
Yeni ihalede başka sporlar da oyuna dahil edilecek. Yasa buna olanak tanıyor. Şartnamedeki “Bahis oyunlarında 5 yıllık deneyim” maddesi nedeniyle mutlaka yabancı ortaklı bir kazanan olacak. Şartnamedeki hasılat garantisi, oranların düşüklüğünden yakınan iştirakçiler için belki çözüm olacak. İhaleyi kazanan firmanın hasılatı yükseltmek için oranları yükselteceği öngörülüyor. İddaa başladığında % 12 olan işletici firma payı son bir yıllık yenilemede % 7‘ye inmişti. Yeni ihalede bunun altına inebilir mi; göreceğiz.

DANIŞTAY BEKLENİYOR
Bugünkü tablo şu: İdare Mahkemesi, İnteltek (İddaa’yı oynatan firma) ile yapılan anlaşmanın “imtiyaz sözleşmesi” olduğu yönündeki itirazı kabul edip dosyayı Danıştay’a göndermiş durumda. Spor-Toto Teşkilatı, Danıştay’ın gerekçeli kararını bekliyor. Geçen yıl da benzer bir şekilde hukuki sürecin sonuna kadar beklendi sonunda yeni yasal düzenlemeye ve ihaleye zaman yetmediği için İddaa’ya ara verildi.
Mevzuatta sıkıntı yaratan maddeler belli değil mi? Bunları değiştirmek, Danıştay’ın kararını beklemekten daha doğru değil mi? Ama teşkilat, Danıştay’ın gerekçeli kararını beklemeden yeni ihaleye çıkmama kararı aldı.
Peki; kazanacak firmanın oyunu sözleşme imza tarihinden itibaren 6 ay içinde başlatma zorunluluğu ne olacak? Bu sürenin tamamı kullanılırsa oyun belki de ancak Avrupa Futbol Şampiyonası’nda yeniden başlayacak. Çünkü İnteltek’in süresi 2008 Mart ayında doluyor. Oynanmayan her hafta milyonlarca YTL hasılat kaybı olacak. Oyunun yaklaşık bir yıl içinde ikinci kez durma ihtimalinin iştirakçilerde oluşturacağı güvensizlik duygusu ve alışkanlığın azalması da cabası.
Güven duygusu bir kez yitirildi mi, geri kazanılması çok zordur. SporToto Teşkilat Müdürü Bekir Yunus Uçar, iki hafta önce Para Dergisi’ndeki röportajında “Reklam Departmanı şirketinin davası hakkında Danıştay’ın kararını bekliyoruz. Eğer şimdi öyle bir karar çıkacak olursa bir kanuni düzenleme gerektiği açık. Şu an bir karmaşa var. Ne yapacağımızı bilemez durumdayız açıkçası” ifadesini kullanmış.
Uçar, 4 ay önce şöyle diyordu:
“Şubat ayında yeni kanun yürürlüğe girdikten sonra en geç 6 ay içinde (geçtiğimiz Temmuz) yeni ihale hazırlıklarına başlanılması gerekiyor. Çünkü ihaleyi kazanacak firma 2008 Nisan ayında işe başlamak zorunda. Hukukçularımızla detaylı bir yönetmelik oluşturmaya çalışıyoruz. Yeni ihale sıfırdan yapılacağı için en geç Eylül veya Ekim ayında gerçekleştirmek istiyoruz. Bu sayede ihaleyi kazanacak firmaya da alt yapı oluşturabilmesi için 6 aylık bir hazırlık süresi sağlayacağız.”

İHALE SAKATLANMASIN
Haziran ayında yeni ihaleyi Eylül veya Ekim’de gerçekleştirmeyi hedef olarak açıklıyorsunuz. Eylül ayında yürürlükteki sistemin ihalesi Danıştay’lık oluyor. Anlaşılan; hazırlanan yasalar iyi bir ön hazırlık dönemi geçirilmeden (yeni yasaya ihtiyaç duyulacağı da 2006 yılı bitmeden belli olmuştu) çok apar topar yapılıyor. Ekim’in üçte biri geçmiş, hareket yok. Yeni ihale için Aralık’tan bahsediyorsunuz. İki ay kayıp.
Yeni ihaleyi kazanacak olana yasa gereği tanınması gerekecek olan 6 aylık azami sürenin “Aman oyun uzun süre durmasın” bahanesiyle kısaltılması veya kaldırılması gibi bir ihtimali aklımıza bile getirmiyoruz. Çünkü böyle bir değişiklik ihaleyi yapılmadan sakatlar; işletici firmaya avantaj sağlar. Bu yüzden de yeni ve muhtemelen kaybedilmesi kesin davaların önünü açar.